Türk edebiyatının önemli değeri Pele futbol tutkunudur. 1972'de Brezilya'ya gitmek için vize problemi yaşar. İşte Ülkü Tamer'in "Pele golü" olarak nitelendirilebilecek o anısı...
Edebiyatın yanı sıra tam bir futbol tutkunu olan Ülkü Tamer, 1972'de Mexico City'den Rio de Janerio'ya gidecektir.
Vize için Brezilya Büyükelçiliği'nin kapısını çalar ama kimse açmaz. Israrla devam edince yaşlıca bir adam kapıyı açar, Noel tatili nedeniyle elçilikte görevli kimsenin olmadığını, bir sonraki hafta gelmesi gerektiğini söyler.
"Pele'nin ülkesini göremeyecek miyim?"
Ülkü Tamer kapıyı açan kişiye "Evet ama yarın Brezilya'ya gitmem gerek" der.
Görevli "maalesef" anlamında kafa sallar.
Ülkü Tamer, "Ama taa İstanbul'dan geliyorum" der. Görevli kafa sallar.
Ülkü Tamer "Ben şimdi Pele'nin ülkesini göremeyecek miyim?" diye sorunca görevlinin gözleri parlar; "Siz Pele'yi biliyor musunuz?"
Brezilya kadrosunu sayar
Tamer iki yıl önce Dünya Şampiyonluğu'nu kazanmış Brezilya Milli Takımı'nı kalecisinden forvetine kadar saymaya başlar.
Görevli, Tamer'i büyük salona davet edip biraz beklemesini ister.
Az sonra pijaması ve ropdöşambrıyla büyükelçi gelir; "Arkadaşım Brezilya Milli Takımı'nı ezbere saydığınızı söyledi" der.
Tamer bir kez daha sayar kadroyu.
Koyu bir futbol sohbetine başlarlar.
Büyükelçi masadaki çıngırağı sallayıp başka bir görevliden mührü getirmesini ister. "Brezilya şampiyon oldu ama golü siz attınız" diyerek özel vize anlamına gelen mührü pasaporta basar.
Ertesi gün Rio Havaalanı'nda ahiret soruları sorulan yolcular uzun bir sıraya dizilirken (özel vizeli) Tamer krallar gibi yoluna devam eder.