Milyonların nefes aldığı, her gün oradan oraya koşturduğu İstanbul’da bir yer vardır ki toplanma, buluşma ve eğlenme merkezi desek yeridir. Beyoğlu'nun içindeki Taksim. Peki neden adına Taksim denmiştir?
Taksim kültür, eğlence ve alış-veriş merkezi... Toplumsal ve kültürel etkinliklerin adresi... Aslında bir semt adı değildir... Halk arasında meydanı ile bilinir...
Meydanın ortasındaki Cumhuriyet Anıtı vardır. Burası hem insanların buluşma merkezi hem de özel günlerin ve durumların anılma, sesini duyurma yeridir.
Meydan, İstiklal Caddesi’nin girişindedir. Meydanın başlanğıcından tünele kadar en azından bir tur atılır... Ulaşım aracı olarak da nostaljik tramvay seferleri vardır.
Taksim’de çok sayıda mağaza, sinema, sosyal ve kültürel etkinliklerin için sanat merkezleri, barlar, kafeler ve diskolar vardır.
Haftasonları 24 saat canlıdır.
Aynı zamanda kavşak özelliğinde olan Taksim, Harbiye, Nişantaşı, Osmanbey, Şişli, Mecidiyeköy, Kasımpaşa, Şişhane, Unkapanı, Aksaray, Yenikapı, Tünel ve Karaköy'e Cihangir ve Tophane'ye Dolmabahçe'ye, Beşiktaş veya Kabataş'a, Maçka’ya bağlanır.
Tarihine ve adına gelirsek; Taksim meydanı 1600’lü yıllarda mezarlık olarak kullanılıyordu. (Sonrasında mezarlıklar yok oldu ve bugünkü halini aldı) Beyoğlu ve Galata’nın su sorunu çözmek amacı ile maksem (taksim etmek için kullanılan su depoları) inşa edildi. O maksem şu anda sanat müzesi olarak kullanılıyor. Ve suların taksim edilmesinden dolayı bölgenin adına 'Taksim' dendi.