Neyzen Tevfik'ten mebus olması istenir. O da sebebini sorar. Yakın çevresi cevap verir ve o da Mebus ve Kime Sordumsa olarak bilinen kısa dörtlüğü ile mebus bakışını anlatır...
Taşlamalarıyla bilinen ve deyim yerindeyse kısa sözlerle çok dokunaklı ve (Anadolu deyimi ile) taşı gediğine koyan bir tarzı vardır Neyzen Tevfik’in...
İşte kısa ama çok anlamlı bir göndermelerinden birisi daha...
Mebus olup ne yapacağım?
Neyzen Tevfik’in çevresinden ona ününden dolayı mebus (milletvekili) olması konusunda ısrar vardır.
Bu ısrar karşısında Neyzen Tevfik bir gün “Mebus olacağım da ne yapacağım?” diye sorar.
Arkadaşları, “Kolay canım, memleket yararına bir durum olursa parmak kaldıracaksın” cevabını verir.
Parmağını havaya kaldıran Neyzen, “Bunu yapmak için Ankara’ya kadar gitmeye gerek yok ki” der ve daha sonra da arkadaşlarına şu ünlü dörtlüğü okur:
Mebus
Kime sordumsa seni doğru cevap vermediler;
Kimi alçak, kimi hırsız, kimi deyyus dediler...
Künyeni almak için partiye ettim telefon;
Bizdeki kayda göre, şimdi o mebus dediler.