Maraş'ta 4 çocuk aralarında röportaj yapar. Kendi gerçeklerini ve hayallerinin zenginliğini güzelliğini ve saflığını öyle güzel anlatırlar ki...

Bu röportaj okunur... Ergür Altan'ın kaleme aldığı hikayede dünyanın en güzel ve temiz değeri olan çocukların saf dünyasına mikrofon tutulur. Asıl zenginliğin cepte değil gönülde olduğunu anlatır...
Burası Maraş'ın köyü. Biz de köyümüzün çocuklarıyız.
Dört arkadaş kendi kendimize röportaj yaptık bugün.
Yusuf dedi ki, "En sevdiğiniz renk ne?"
İlk cevabı kendisi verdi Yusuf, "Mavi" dedi hemen.
Birimiz "Yeşil" dedi.
Birimiz "Kırmızı."
Birimiz de "Gümüş."
"Gümüş" diyen arkadaşa güldük, "Artistik yapma, o nasıl bir renk; ne sen biliyorsun, ne de biz" dedik. O da güldü, "Radyoda duydum, herhalde güzel bir renktir; zaten bildiğimiz bütün renkler güzel" dedi.

Ne olmak istiyorsunuz?

Emin dedi ki, "Soru sorma sırası bende; büyüyünce ne olmak istiyorsunuz?" Düşündük öyle. "Kim soru soruyorsa ilk cevabı kendisi versin" dedi Emin.
Kabul ettik. "Elma ağacı olacağım" dedi Emin; "Gökkuşağı olacağım" diyenimiz de oldu, "At olacağım", "Ay dede olacağım" diyenimiz de.
Veli dedi ki, "Şimdi ben soracağım; yabancı diliniz ne?" Baktık birbirimizin yüzüne sessizce.
Veli konuştu ilk, "Ben fillerin dilini öğrenmek istiyorum" dedi. Meğer aramızda bulutların dilini öğrenmek isteyen de varmış, kırlangıçların ve göllerin dilini öğrenmek isteyen de.
"Hepinizin evinde televizyon var mı?" diye sordu İsa. Sonra da dedi ki, "Kalemimiz var" dedi gülümseyerek; "Hem de birkaç tane kalemimiz var." Diğerlerimiz, "Çaydanlığımız var" dedi, "Minderimiz var" dedi, "Terliğimiz var" dedi. Eksiğimizi sorulur da, bolluğumuzu söyleriz...

Öğretmenin tavsiyesi

Burası Maraş'ın köyü. Biz de köyümüzün çocuklarıyız. Dört arkadaş her gün oyun oynuyoruz. Bir gün masal anlatmaca oynuyoruz, bir gün hayal kurmaca; bugün de röportaj yapmaca oynadık işte.
Maraş'a hastalandığımızda götürülüyoruz. Her hastalıkta değil elbette; yorgan döşek yatacak durumdaysak. Buraya fotoğraf çekmeye gelenler oluyor. Tabiatı çekiyorlar, bazen de bizi. İzin isteyip, birbirimizin fotoğrafını çekiyoruz fotoğrafçıların makineleriyle. Tam çekecekken, "Gülümse" diyoruz; hepimiz çok güzel gülümsüyoruz...
"Kurtarın kendinizi" diyor öğretmenimiz; "Eviniz olsun, arabanız olsun, bankada paranız olsun."
Biz bir karar aldık kendi aramızda; birbirimizi hiç bırakmayacağız dört arkadaş. Hiçbir şeyimiz olmasa da, canımız sağolsun…

Neyi başarmak istersiniz?

Yoksulken zengin olanların başarı hikâyeleri okutuluyor bize. "Neyi başarmak istersiniz?" diye bir kompozisyon ödevi verilmişti.
Birimiz yazdı, "Ne zenginlik olsun, ne de yoksulluk; eşitliği getirmek isterdim." Birimiz yazdı, "Silah üretimini yasaklamak isterdim." Birimiz yazdı, "Mezbahaları ve sirkleri kapatmak isterdim." Birimiz de anlatmış, - hani en sevdiği renk gümüş olan arkadaş -, "Köye opera getirmek isterdim." "Opera nasıl oluyor?" dedik, "Müzikli tiyatro oyunuymuş, severiz hepimiz" dedi. Hak verdik, "İnşallah köye opera getirirsin" dedik; “Kimse seyretmezse bile, biz dördümüz seyrederiz..."
Köy çocuklarıyız, evet. Belki ömrümüz bu köyde tamamlanacak, kimbilir. Köyümüzü annemiz, babamız gibi görüyoruz. Sanmıyoruz bankada paramızın olacağını; ama keşke eşitliği getirebilsek yeryüzüne...

Köyde tek traktör var; bazen traktöre bindirilip köy içinde gezdiriliyoruz. Politikacılar bizi tanısalar, silah üretimi yasaklanırdı diye düşünüyoruz...
Evimizde televizyon olmasa da, bütün hayvanlarla arkadaşız. Mezbahalara ve sirklere dördümüz de karşıyız!
Çok hastalanmadıkça şehri göremeyeceğiz belki; ama bütün opera sanatçılarını ayakta alkışlarız...
Gülümsüyoruz bütün fotoğraflarda; Maraş'ın bir köyünde, yüzü güleç çocuklarız...

YÜREĞİNİZE SAĞLIK ÇOCUKLAR... KALEMİNE SAĞLIK ERGÜR ALTAN.

Bi'SORU DAHA?

Hacı Bayram Veli'nin gerçek müritleri kaç kişidir?

Tarihi bir hikaye! Sultan II. Murat dönemi. Ankara'da vergi toplanır ancak rakam çok azdır. Sebebi de herkesin Hacı Bayram Veli'nin müritleri...

Neyzen Tevfik'in köpeği Mernuş'la hikayesi nasıldır?

Aç kalan Neyzen Tevfik, köpeğin ağzındaki ekmeği alıp ne yapar? Neyzen Tevfik'in Mernuş ismini verdiği köpeğine yazdığı şiirin sözleri nasıldır?

Yirmi beş kuruşun hikayesi nasıldır?

Balıkesir'e bağlı bir ilçe olan Havran'da askerler için yaşanan seferberlik ve yaşlı ninenin duygulandıran özverisi... Tarihi bir hikaye...

Emekli adam gürültü yapan çocukları nasıl susturur?

Okuldan çıkan çocuklar bağırıp çağırarak çöp bidonunu tekmeler çevreyi rahatsız eder. Bakın emekli adam nasıl bir yöntem izler?

Osho’nun Tanrı ve Adam hikayesi nasıldır?

Hintli mistik guru ve spiritüel Osho, “ANI” yaşamayı Tanrı ve Adam hikayesinde anlatır? Eldeki siyah çanta ve sorular... İşte o hikaye...

Kazan dairesinde başlayan başarı hikayesi nasıldır?

Girişimciliğe çok güzel bir örnek! İstanbul'a okumak için giden ve otelde kalan genç öğrencinin hikayesi...

Borç batağındaki iş adamının kurtuluş hikayesi nasıldır?

Varlık içindeyken borç batağına saplanan ve çaresizlik içerisinde olan adamın elinden tutan yabancı kim? Adam tüm borçlarından nasıl kurtulur?

Albert Einstein'ın tren bileti hikayesi nasıldır?

Bilim insanı Albert Einstein bir gün trene biner ve kontrol sırasında biletini bulamaz. Kontrolör Einstein'ın yanına yaklaşır ve bir şeyler...