Çarşamba nerededir? Çarşamba'yı Sel Aldı türküsünün hikayesi ve sözleri nasıldır? Hikayesi sonrası nasıl bir gelenek başlamıştır?

Çarşamba, Orta Karadeniz'de Samsun'un bir ilçesidir. Çarşamba Ovası vardır. Hikaye ise Çarşamba Ovası'nda, Yeşil Irmağa uzanan Abdal deresinin kıyısındaki bir köyde yaşanır.
Yoksul bir ailenin oğlu olan Ahmet, alımlı bir kız olan Melek'e aşık olur ve gözü başka bir şey görmez.
Melek de bunu fark eder ve kalbini Ahmet’e açar. Sözlenirler ama Ahmet askerlik görevini yapmak için köyden ayrılır.
Köyün Ağasının oğlu olan Mehmet Ali, Melek’e göz koyar ancak Melek, Ahmet’ten başka kimseyi görmemektedir.
Melek, Mehmet Ali'yi reddedince, köyün ağasının itibarı sarsılacağından Mehmet Ali ve birkaç adamı, Melek’i dağa kaldırdır.
Ahmet’e bu haber ulaşır. Silahını kapan Ahmet firar eder ve Melek’i aramaya başlar. İşte bu arama sırasında öyle bir yağmur yağar ki Yeşil Irmak taşar, Çarşamba adeta göle dönüşür.

Kayanın üzerinde yatan iki aşık

Sel, Canik dağlarının zirvelerinden eteklerine doğru bir çığ gibi inerek önüne kattığı her şeyi yutar.
Selin durması sonrası köylüler köy meydanında toplanır. Bir kayanın üzerinde iki kişinin cesedini görürler.
Cansız bedenler Ahmet ve Melek’e aittir. El ele tutuşmuş öylece yatıyorlardır.
Büyük kaya parçası, yedi yerinden ayrılır ve her birinden bir servi boyu su fışkırır. Köylüler dualar eder. Bu dualar yıllardır insanların acısını dile getiren dizeler haline gelir. Çarşamba'yı Sel Aldı Türküsü doğar.
Kayanın bulunduğu yere bir su değirmeni kurulur ve o yöre "Değirmenbaşı" olarak anılır.
Değirmenin yedi taşı vardır.
Yedi oluğuna su veren set üzerinden yedi kez yürümek, sağ ve sol omuz üzerinden yedişer kez su atmak uğur sayılır. Her Hıdırellez’de tekrarlanan gelenek, 1970’lerde değirmenin yıkılmasına kadar devam eder.

Çarşamba'yı sel aldı

Çarşamba'yı sel aldı
Bir yar sevdim el aldı
Keşke sevmez olaydım
Elim koynunda kaldı

Oy ne imiş ne imiş
Kaderim böyle imiş
Gizli sevda çekmesi
Ateşten gömlek imiş

Çarşamba yollarında
Kelepçe kollarımda
Allah canımı alsın
O yarin kollarında

Oy ne imiş ne imiş
Kaderim böyle imiş
Gizli sevda çekmesi
Ateşten gömlek imiş

Çarşamba yazıları
Körpedir kuzuları
Allah alnıma yazmış
Bu kara yazıları

Oy ne imiş ne imiş
Kaderim böyle imiş
Gizli sevda çekmesi
Ateşten gömlek imiş

NOT: Samsun Çarşamba'ya ait olan Ağıt'la ilgili farklı söylemler de vardır.

Bi'SORU DAHA?

Nazım Hikmet ile Sabahattin Ali’nin tanışması nasıl olmuştur?

“Bir gün dergi redaksiyonuna kısa boylu, gözlüklü bir genç geldi. Almanca bildiğini, hikayeler yazdığını söyledi ve onlardan birini bıraktı, çıktı”...

Meçka Engin'in tuvalet hikayesi nasıldır?

İstanbul-Ankara yolculuğu sırasında mola verilir. Meçka Engin molada tuvalete gider ve yandan bir ses "Merhaba"... İşte devamı...

Dom Dom Kurşunu türküsünün sözleri ve hikayesi nasıldır?

Dom Dom Kurşunu türküsünün söz yazarı kimdir? Dom Dom Kurşunu türküsünün hikayesi nasıldır? Dom Dom Kurşunu türküsünü kimler söylemiştir?

Mahkumlar depremde neden serbest bırakılmıştır?

Acı ve hüzün dolu bir hikaye... Yıl 1939... Yer Erzincan... 27 Mart’ın ilk saatleri... Gece 2 sıraları... 7.9 büyüklüğünde deprem ve 32 bin ölü...

Çiçekle suyun aşk hikayesi nasıldır?

Bir tarafta çiçek. Diğer tarafta su. Karşılaşma, arkadaşlık, aşk, sevgi ve acı son. İşte çiçekle suyun hikayesi...

Çocuğun dünyayı düzeltme hikayesi nasıldır?

Babanın Pazar günü için çocuğuna park sözü vardı. Ancak içinden götürmek gelmiyordu. Bu sebeple işi ödül-cezaya çevirdi ve bakın ne yaptı?

Dicle Köy Enstitüsü'nün ışıklandırılma hikayesi nasıldır?

Para yok, imkan yok ama Diyarbakır'daki okulun ışıklandırılması gerekiyor. İsmail Hakkı Tonguç sıkıntısını Hasanoğlan Köy Enstitüsü'nde dile...

Dünya güzellerinin “ölüm” hikayesi nasıldır?

Zekanın gücünü ve buna bağlı olarak hayatta kalmayı anlatan çarpıcı bir hikaye… Dünya güzellerinin "ölüm" hikayesi ve sonucu anlatan olayı...