Ayna kırılması ne anlama gelir? Geçmişten günümüze aynaya yüklenen anlamlar nelerdir? Ayna kırmanın kötü şans getirme hikayesi nasıldır?
"Ayna ayna söyle bana benden güzel var mı bu dünyada?" Pamuk Prenses hikayesinde geçer bu söz!
Peki ayna ne der? Gelin hep beraber aynaya bakalım soruya ve kırılmalara cevap arayalım...
Ayna, "kendimizdir" aslında. Ne varsa onu görürüz. O sadece bize olanı yansıtır. Güzellik kavramıyla bütünleşmiş olan ve insanların "güzel görünmek" adına kendine çeki düzen verdiği bir araçtır aslında...
Geçmişten günümüze kadar aynaya pek çok anlamlar yüklenmiş.
Ayna, tarih boyunca insanoğlu için önemli nesne ve simge olmuştur. Bazı medeniyetler için süs eşyası bazılarında ise yeniden dünyaya gelmeyi simgeleyen ve ölülerin yanına bırakılan değerli bir araçtır. Tarih boyunca aynaya simgesel anlamlar yüklenmiştir. Ayna sadece insanın kendini görebildiği bir nesne değildir.
Ayna ile ilgili en önemlisi de ruhsal durumdur. İnsan ruhunu yansıttığı ve temsil ettiği düşüncesi varmış.
Eski dönemlerde akşamları aynaya bakılmaz düşüncesi de yaygın bir inanışmış. Yatak odasındaki aynaların üzeri de kullanımın olmadığı zaman dilimlerinde kapatılırmış.
Ayna kırılması uğursuzluk getirir mi?
Ayna kırılması batıl inanışa göre olumsuzluk olarak görülürmüş. Bir şeyler ters gidiyor demekmiş. Şanssızlık ve uğursuzluk olarak nitelendirilirmiş. Ayna kıranın bir hafta, bir ay veya bir ömür boyu şanssızlıklarının devam edeceği düşüncesi varmış.
Ayna kırıldığında ruhun zarar gördüğüne inanılırmış.
Eski devirde insanlar öteki dünyadaki yansımalarını parlak yüzeylere, göllere ve havuzlara gördüklerine inanırmış. Bu yüzeylerdeki dalgalanma veya titreşim “felaket” anlamına gelirmiş.
Eski Mısır ve Yunan’da bu nedenle kırılmaz metal aynalar yapılırmış. Ki bu öbür taraftaki görüntülerinin bozulmamasını garantiye almak anlamına gelirmiş.
Roma’da ise camcılık ileri olduğundan ayna kırılmaları tabii ki daha çokmuş ve kırık aynaların kötü talihin işareti olduğu kabul görürmüş.
Antik Çağ’da her yedi yılda bir insanın tüm bedeninin yenilendiği düşünüldüğünden ayna kıran bir kişinin 7 yıl şansı yaver gitmez algısı yaygınmış. Yeni beden oluşana kadar şanssızlığı ve kötülükler sürecekmiş.
Oysa bu anlayış ve düşüncenin tutarlı bir tarafı yoktur. Olaylara olumlu ve olumsuz bakmakla ruhun şekillenmesi düşüncesi vardır.
Dikkatsizlik sonucu ayna kırılmasında nasıl bir şanssızlık ve uğursuzluk olabilir ki sorusuna cevabı kendiniz verebilirsiniz...
