Suya götürüp susuz getirmek sözü nereden gelir? Suya götürüp susuz getirmek deyiminin anlamı nedir? Suya götürüp susuz getirmek hangi efsaneye aittir?

Hikayesi ise şöyledir:

"Zengin ve büyük bir aşiretin obasında, genç ve yakışıklı, yoksul bir çoban yaşarmış. Aşiret reisinin kızına aşık olmuş. Kızın da çobanda gönlü varmış ama babası, onu zengin biri ile nişanlamış.

Bir gün yoksul çobanla genç kızı kuytu bir yerde konuşurken görenler, aşiret reisine haber vermiş. İki aşık yakalanmış. Kızı çadırına hapsetmiş, çobana bir ceza vermek üzere obanın yaşlıları toplanmışla

'İşinin ehli olduğunu ispat etsin'

Akçakocalardan, çobana acıyan biri şöyle bir teklif te bulunmuş: “Bu çoban bize, işinin ehli olduğunu ispat etsin. Sürüsünü iki gün susuz bırakalım. Üçüncü gün sürüyü dereye götürsün ama su içmeden geri çevirsin. Bunu başarırsa, kızı ona verelim” demiş.

Bunun imkânsız olduğuna inanan ötekiler ve aşiret reisi, teklifi uygun bulmuşlar. Sürüyü iki gün susuz bekletmişler. Üçüncü gün oba halkı toplanarak çobanı izlemeye koyulmuş.

Koyunlara adeta yalvarmış 

Kavalını çala çala sürüyü dere kenarına kadar getiren çoban, suyun kıyısına gelince öyle içli çalmaya başlamış ki sürünün başı olan koyuna âdeta yalvarmış ve sürüyü geri döndürüp obaya getirmiş. Ve böylece kızı da almış.